TOPLUMU MÜZİK VE SESLE ANLAMAK

Atölye Koordinatörü: Evrim Hikmet ÖĞÜT

(Atölye başlangıcı: 01.04.2021, 20.00)

(2 haftada bir perşembe akşamları, saat 20.00)

Müziğe odaklanan disiplinlerde de son yıllarda müziğin çevresinde, onu aşan ve kapsayan daha geniş bir ses dünyasının varlığı dikkate alınmaya başlandı. Atölyeye bu geniş perspektiften başlayacak, ilk iki hafta sesi politik bir araç ve sosyolojik veri olarak tartışacağız. Sonraki iki hafta ise müziğin ekoloji ve göç çerçevesinde müziğin olanaklarını sosyo-kültürel ve politik bağlamlarda konuşacağız.

  1. Gürültünün ve Sessizliğin Politikası

“Ses çıkarma” üzerindeki denetimin tarih boyunca iktidarın temel meselelerinden biri olduğu düşünülürse, gürültünün genel geçer bir tanımı olamayacağı kolaylıkla görülebilir. Tersine, gürültü, kültürel ve tarihsel olarak tanımlanabilecek ve ideolojik olarak sürekli olarak yeniden kurulan, dinamik bir kavram olarak karşımıza çıkar.

“Kuru gürültüye” pabuç bırakmayan iktidarın kitlelerin seslerine açtığı cephe savaşını ve buna karşı gürültü ve sessizliğin mücadele aracı olarak kullanılmasını, kısacası, gürültü ve sessizliğin politik anlamlarını konuşuyoruz.

Evrim Hikmet Öğüt

  1. Ses, Makan, Hafıza

Bu oturumda ses dünyalarının, sesten daha fazla alanı kapsayan evreninin sosyal bilimler açısından nasıl değerlendirildiği ya da kullanıldığı konusuna dünya ve Türkiye örnekleri üzerinden eleştirel bir yaklaşımla bakarak tartışıcağız. Müzik ve ses haritalamalarını ses-mekân-hafıza ilişkisi üzerinden düşünmeye ve tartışmaya çalışacağız.

Aslı Kayhan

Eleştirel Ekoloji ile Müzik ve Sesi Dinlemek

Eleştirel ekoloji ve daha da ötesinde post-human durumlar çerçevesinde müziği ve sesi üretirken ve dinlerken, toplumsal sınıfları ve yeni örgütlenmeleri tekrar düşünmek ve ummak üzerine konuşuyoruz.

Belma Oğul

  1. Göçmenlik, Faillik, Müzik

Müziğin göçle ilişkisi her bir göç deneyiminin biricikliği içinde şekillenen, çok çeşitli boyutlarıyla tartışılabilecek katmanlı bir mesele. Konuya göçmenlerin perspektifinden baktığımızda, müziğin bu zorlu süreçte bütünleşmeden, özgünlüğün korunmasına, gelir getirmekten, bireysel ya da kolektif sağaltmaya ve politik bir araç olmaya kadar çok çeşitli roller üstlendiğini görebiliriz. Bu oturumda, güncel örnekler üzerinden, kendi içinde bulundukları sürece etki etme arzusu taşıyan aktörler olarak göçmenlerin müziği kullanma biçimlerini konuşuyoruz.

Özgeçmişler:

Evrim Hikmet Öğüt, doktora tez çalışmasını, İstanbul’daki Keldani-Iraklı göçmenlerin müzik pratikleri üzerine tez çalışmasıyla 2015 yılında, İTÜ Müzik İleri Araştırmalar Merkezinde tamamladı. 2016 yılından bu yana Suriyeli müzisyenlerin göçmenlik deneyimi üzerine çalışmalarını sürdürmektedir. Konuyla ilgili video-görüşme serisine www.sinirinotesindensesler.org adresinden erişilebilir.

Diğer çalışma alanları arasında Arap ve Ortadoğu müziği ve ses odaklı çalışmalar bulunmaktadır.

Belma Oğul, Boğaziçi Üniversitesinde Sosyoloji lisans, İTÜ Türk Halk Oyunları yüksek lisans ve İTÜ Müzikoloji ve Müzik Teorisi doktora programını 2008 yılında Boşnak müziklerinin kimlik oluşumuna etkisine dair teziyle tamamladı. Ses ve bedeni sosyal teoriler ve felsefe yaklaşımları çerçevesinde anlamaya ve anlamlandırmaya çalışmaktadır.

Aslı Kayhan, bir sosyolog olarak, 1995 yılından bu yana Müzik Sosyolojisi alanında çalışmalar yapmaktadır. Mimar Sinan Üniversitesi Yüksek Lisans tez konusu “Ortaçağ Müziği’nin Toplumsal Temelleri” idi. İTÜ Müzik İleri Araştırmalar Merkezi (MİAM)’ da Etnomüzikoloji dalında yüksek lisans yapmıştır.

HAKKINDA KODA

Check Also

TÜRKİYE SOLU VE KÜRTLER ATÖLYESİ

Atölye Koordinatörü: Kamer Konca (Atölye başlangıcı: 19.03.2021, 20.00) Tarihsel süreç içerisine Türk ve Kürt Solunun …