Atölye Koordinatörü: Mehmet Ruhi DEMİRAY
(Atölye başlangıcı: 20.03.2021, 13.30)
İçinden geçiyor olduğumuz dönem, yaşıyor olduğumuz dönüşümlerin nedeni mi sonucu mu olduğu sorusundan bağımsız bir biçimde Covid-19 Pandemisi tarafından karakterize edilmektedir. Atölye, geçen dönemin tartışma konularını da devam ettiren atölyede sağlık hizmetleri, çocukların pandemideki durumu, pandeminin şehir hastanelerine etkisi, akıllı şehirler ve hakikat ile ilişkisi incelenecektir.
Oturum Süresi: 90 dk. (30 dk. Sunum + 60 dk. Tartışma)
- Hafta (13.03.2021, 13.30): Emrah Kırımlı, “Pandemi’de 1. Basamak Sağlık Hizmetlerinin Demokratikleşmesi”
COVID-19 salgınında belirginleşen tıbbın toplum üzerinde bir denetleme ve hegemonya kurma aracı olmasına karşı birinci basamak sağlık örgütlenmesinin demokratikleşmesi bir yanıt olabilir mi? Biyolojik tıp modelinin kurmuş olduğu bu hegemonik ilişkinin sonucunda ortaya çıkan reaksiyonların (aşı karşıtlığı, anti-psikiyatri, sağlıklı olma hastalığı gibi) yarattığı sorunları aşmak ve toplum yönelimli politikaları kurmak için birinci basamağın demokratikleşmesi bir alternatif çözüm sunabilir mi? Sunumda birinci basamağın demokratikleşmesi ve toplum katılımı hegemonyanın başlıca özenleri olan hekimler ve toplum üzerinden tartışılacaktır.
- Hafta (27.03.2021, 13.30): Esin Koman, “’Evde Kal Çocuk’ Pandemide Çocukluk ve Eğitim”
Pandemi süreci her yönüyle olağanüstü bir kriz dönemi olarak yaşanırken devlet pratiklerindeki otoriterleşme ve devletin paternalist yaklaşımı meşrulaştırılan kısıtlamalarla çocukların ayrımcı pratiklere ve hak ihlallerine maruz bırakmıştır. Pandeminin yarattıpı yeni “koruma” anlayışı sonucunda çocuklar “eve” kapatılmıştır.
Bu oturumda pandemi sürecinde özellikle eğitim uygulamalarının nasıl değiştirildiği, bu uygulamalarının ne anlama geldiği ve bu alanda çocukların maruz kaldığı hak ihlalleri ve ayrımcı uygulamalar ile bunların görünmeyen sebepleri görünür kılınmaya çalışılacaktır. Bu konuda hazırlanan insan hakları raporlarına, çocukların görüşlerine ve farklı ülke örneklerine yer verilecektir.
- Hafta (10.04.2021, 13.30): Yağız Alp Tangün, Bilişim ve Teknokrasi İlişkisinde Şehir Hastanelerinin Borç Ekonomisi
Kamu hizmetlerinin piyasalaştırılması, salt bir mülksüzleştirme projesi olarak değil sağlık hizmetlerinin nasıl sunulacağına dair hakikat oyununun kurallarını belirleme gücü bağlamında da tartışılabilir. Bu dolayımda, küresel ölçekli finansal kredilerle üretilen Şehir Hastanesi mekânları, metalaştırma ilişkilerinin idare edilmesi çerçevesinde okunabilir.
Hastane için baz alınan finansal model özelinde verilen uzun vadeli işletme ve ödeme garantilerinin ardında bilişim-teknokrasi işbirliğinden doğan bilginin metalaştırılması kritik bir rol oynamaktadır. Şehir Hastanesinin üretimini ve işleyişini mümkün kılan dijital veri dolaşımı, denetleme ve arşivleme (teletıp, e-devlet, e-nabız, vd. sibernetik aygıtlar) altyapısının nasıl organize edildiği de söz konusu işbirliği sonucudur. Sağlık sisteminin dayandığı dijital altyapının mevcudiyeti sadece kredi çevrimini sürdürmekle kalmaz, kredinin paradan ibaret olmadığı savına da katkı sunar. Buna göre kredi, zamana dair varoluş sınırlarını belirleyerek bilgi, güven ve davranışların denetimini sağlamaktadır. Bu atölye çalışmasında bilgi, güven ve zamanın temellük edilmesi çerçevesinde söz edilen altyapı üzerine kurulu sağlık sistemi borç ekonomisi kavramı odağında ele alınacaktır.
- Hafta (24.04.2021, 13.30): Sırma Altun, “Akıllı Pandemi: Akıllı Şehirler Konseptinin Asya’daki İzdüşümleri”
Akıllı şehirler konsepti, Asya’daki kentleşme pratiklerini anlamak ve sorgulamak açısından pandemi sonrası dönemde özel bir önem taşımaktadır.
Bu sunumun amacı COVID-19 öncesinde yaygın bir kullanıma sahip olan, fakat pandemi sonrasında popülerliği oldukça artan ‘akıllı şehir’ konseptini eleştirel olarak ele almaktır. Bunu yaparken sunumun iki temel odağı olacak. Birincisi, pandeminin akıllı şehirler konseptinin evrimine nasıl bir etkide bulunduğunu anlamak için, literatürde öncesi ve sonrası şeklinde bir gezintiye çıkmak. Böylece konseptin kullanımındaki süreklilik ve değişimleri takip etmiş olacağım. İkincisi, konseptin Asya şehirlerindeki izdüşümlerini sunumun sınırlarının elverdiği ölçüde incelemek. Buradaki ana soru, akıllı şehirler konseptinin Asya’daki uygulamalarla ne derece örtüştüğü, bir başka deyişle, yerel ve küresel arasındaki ilişkinin hangi biçimlerde kurulduğu olacak.
- Hafta (08.05.2021, 13.30): Ömer Faruk Çıngır, “Pandemi, Hakikat ve Sonrası”
COVID-19 pandemisiyle birlikte günedelik yaşam pratiklerimizde büyük değişiklikler oldu. Maske kullanımı, sosyal mesafe, elektronik alışverişin yaygınlaşması, telefon uygulamalarıyla kontrol teknolojilerinin sürekli olarak kullanılması dünyanın pek çok farklı bölgesinde pandemiyle birlikte hayatımıza giren en sık pratikler oldu. Bu pratiklerle birlikte gerçeklikle kurduğumuz ilişkide de büyük bir takım değişiklikler gerçekleşti. Virüsün tam olarak anlaşılamaması, tıp uzmanları tarafından ortak uzlaşılan bir görüşün olmaması, önleyici ve tamamlayı tedavi yöntemleriyle ilgili sürekli olarak başta sosyal medyada olmak üzere yaratılan spekülasyonlar kitlelerin gerçeklik algılarına farklı biçimlerde etkilerde bulundu. Bu noktada sık sık gündeme gelen soru bu süreçte hakikatin ne olduğuydu. Hakikatin ne olduğu insanlık tarihi boyunca çeşitli tartışmalara neden oldu. Farklı dinler ve otantik anlayışlar farklı cevaplarla hakikati bulmaya çalıştı. Bu çalışmada özellikle Koronavirüs döneminde sosyal bilimlerdeki hakikat ve gerçeklikler üzerine yapılan tartışmalar ele alınmaya çalışılacaktır. Özellikle “koronavirüse karşı alınan önlemlerde neoliberal devletlerin aldıkları ve almadıkları önlemlerle bilinçli olarak kitlesel ölümleri göz yumdukları” gerçekliğinin en fazla ölümün yaşandığı 10 ülkede güçlü ve zayıf iddiaları üzerine tartışılacaktır. Öncelikle kısaca COVİD-19 pandemisi üzerine tarihsel bilgi verilecek, ardından virüs üzerine ortaya atılan, geri çekilen iddialar tartılaşacak ve devletlerin aldıkları-almadıkları önlemler tartışılacaktır. Özellikle devletlerin yapıp-ettikleri nasıl yorumlanabilir sorunu üzerine tartışılacaktır. Aynı dönemde bir başka örnek olarak komplo teorisi olarak iddia edilen tartışmalı bir konuda yazılmış bir makale ve onun yarattığı tartışmalar üzerinden, COVİD-19 dönemindeki iddialar ve gerçeklikle ilişkileri üzerine odaklanacaktır.”
- Hafta (15.05.2021, 13.30): Değerlendirme Toplantısı